TAZE SANAT DURAĞI – JUMA KARAKÖY

İstanbullu sanatseverlerin yeni sanat durağı Juma Karaköy binası dün akşam kapılarını açtı. Kolektif bir sanat alanı şeklinde tasarlanan yapının sakinlerinden Pi Artworks, Galeri Nev İstanbul, artSümer ve Mixer sezonu keyifli bir ortak açılışla karşıladı. Ardı ardına süren etkinliklerin yoğunluğu izleyicinin coşkusunu eksiltmemiş; aksine bu heyecana ortak olmaya gelen onlarca sanatseveri bir arada görmek çok güzeldi. Şehrin kalbinde ve Karaköy’ün en işlek noktalarından birinde yer alan Juma Karaköy, çevresindeki kafeler, tasarım dükkanları ve alternatif butiklerle sıkılmadan koca bir gün geçirebileceğiniz keyifli bir durak.

Binanın en üst katındaki Pi Artworks’te açılan Nancy Atakan sergisiyle başlayıp Juma’nın hemen karşısındaki Sanatorium’da sonlanan bir sanat gezisi yapmak için vakit kaybetmeyin derim. Üstelik her bir galeride devam eden doyurucu sergilerle, usta sanatçılarımızın yeni yapıtlarını ve genç üretimleri izlemek mümkün. Pi Artworks, cinsiyet politikaları, dil ve kadınlık gibi kavramları irdelediği başarılı çalışmalarıyla tanıdığımız Nancy Atakan’ın, son dönem keten ve keçe üzerine nakış işlerini bir araya getiriyor. Küratörlüğünü Aslı Seven’in üstlendiği sergi, dişi soy bağları ve kuşaklar arası aktarıma dair en öznel ve yerel hikayeleri geniş tarihsel anlatılarla örerek modernizmin Türkiye’deki izleğinde kadınlara biçilmiş olan rolü başarıyla özetliyor. Alt komşusu Galeri Nev ise geçtiğimiz yıl İstanbul Modern’de izlediğimiz retrospektifinde hakim olan anlayışın bir uzantısı niteliğindeki “Ufkun Altında” sergisiyle, İnci Eviner’in iki yeni video çalışmasını gösteriyor. Mekâna yapılan mimari müdahalelerle izleyiciyi adeta içine alan serginin tasarımını çok beğendim. artSümer, Erdal Duman ve Gözde İlkin’in heykel ve yerleştirme çalışmalarını izleyiciyle buluşturan “Casus Belli” sergisiyle kapılarını açtı. Şu anda İstanbul Bienali’nde de işlerini görebileceğiniz Gözde İlkin, tekstil ile çalışan sanatçılarımız arasında en iyilerden diyebiliriz. Erdal Duman’ın heykel ve enstalasyonları ise güçlü ve yalın görselliği ile temelindeki şiirsel yapının birleşimden doğan etkileyici işler. Taze sanat kompleksine dahil olan diğer galeri Mixer, insanın makineleştiği, makinelerin insansılaştığı ve çağdaşın sürekli sorgulandığı bir dönemde teknoloji ve insan ilişkisine değinen “o+oma+a” başlıklı karma sergiyle yeni mekânını görücüye çıkarttı. Ahmet Duru, Ali Elmacı, Ali Şentürk, Alican Leblebici, Gökçen Dilek Acay, Nur Gürel gibi başarılı sanatçıların işlerinden oluşan heyecan verici seçkinin yanı sıra giriş kattaki Mixer Editions bölümünü de es geçmeyin derim.  Semte renk getiren bir diğer galeri SANATORIUM yeni mekânında, yağlı boya ve akrilik resimleri, karakalem desenleriyle tanıdığımız Kemal Özen’in “Yapay Cehennemler” isimli kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçının yeni medyum ve denemelerini izleyiciye sunduğu sergisiyle sanat turunuza son verdikten sonra güzel bir kahve eşliğinde dinlenirken semtin gün geçtikçe renklenen ruhunun tadını çıkartabilirsiniz.


print