CESARETİN VAR MI BU OYUNA?

İstanbul’un çağdaş sanat sahnesi, piyasanın hedefindeki görsel ve fikirsel eğilimlerin dışına çıkan üretimlere bir found-space kimliğiyle kucak açan “Merdiven” ile tanışıyor. Bu tanışmanın ilk adımı ise kavramsal sanatın öncü isimlerinden İpek Duben’in uzun bir aradan sonra izleyiciyle buluşan “LoveGame” enstalasyonu ile atıldı. Cihangir-Tophane-Karaköy rotasında konumlanan Merdiven, 3 Kasım – 15 Aralık 2017 tarihleri arasında ev sahipliği yapacağı çalışma ile sanatseverleri benzersiz bir deneyime davet ediyor.

Kariyeri boyunca toplumsal meseleleri merkeze alan işleriyle; aile içi şiddet, kadının varoluş mücadelesi, etnik ve cinsel kimlik, göç, yurtsuzluk gibi bireysel/toplumsal yaraların kaynağı olan pek çok derin konuya parmak basan Duben, benim en çok önemsediğim kadın sanatçılarımız arasında. Duben’in işlerini özel kılan; üretim pratiğindeki sivri dokunuşların, onun duyarlılığının bir yansıması olarak gerek teknik gerekse de biçimsel açıdan belirgin ve yalın oluşu bana göre. Bir İpek Duben yapıtıyla karşılaştığınızda şaşırıyor, irkiliyor, çekiniyor ama mutlaka düşüncelere dalıyorsunuz ve sonunda asla sanatçının istediği sorgulamayı yapmadan eserin başından ayrılamıyorsunuz. “LoveGame” yerleştirmesi de bu anlamda, sanatçının izleyiciyi en yoğun şekilde eserle ilişki kurmaya iten çalışması sayılır. Bir sergiye geldiğinizi düşündüğünüz anda sizi “oyun”un içine alıveren “LoveGame”, tek başına binlerce soru sorduruyor.

“LoveGame”, terk edilmiş bir kumarhanede aşk şarkıları eşliğinde, tehlikeli bir oyunun içine çekiyor izleyiciyi. Göz alıcı bir odada, pırıltılı globlarla çevrili rulet masasında dönen bu oyunun, bildiklerimizden bir farkı var. Gülümseten, eğlendiren, iyi hissettiren değil; şiddetin gerçekliğini ve yakınlığını vurgulayan bir oyun bu. Eşlerin, ebeveynlerin “sevdikleri kişilere”, birbirlerine, çocuklarına uyguladıkları her türden şiddet ve cinayeti, renkli bir kumarhane kurgusu içine adeta saklayan “LoveGame”, suçlu ve aldatılmış kişileri damgalayan toplumun sınır tanımazlığını sorguluyor. Maruz kalınan şiddetin cinsi pullarda, kurbanların yüzleri ise rulet tekerleğinde yeniden hayat buluyor. Türlü trajedilerin mağdurları, seyirci vasıtasıyla, bir rulet masasında tayin edilen kadersel ortaklığa yürüyor. Bu görkemin ve ışıltının ardına saklanan trajik olaylar, gerçek yaşamlarda benzerine çokça rastladığımız gizlemeleri, örtbas etmeleri hatırlatıyor bana. Barındırdığı ironik yaklaşımdan, seyirciyi ittiği yüzleşmeye kadar her detayıyla ince ince zihninize sızan “LoveGame”, kariyeri boyunca asla durgun sularda yüzmeyi seçmemiş değerli bir sanatçının başyapıtları arasında bana göre.

Organik bağı olan coğrafi ve toplumsal zeminin üzerine inşa edilmiş yenilikçi, aykırı ve duyarlı her türden sesin duyulmasını sağlamayı hedefleyen Merdiven, hem içeriği hem ifade biçimiyle yıllara meydan okuyan “LoveGame” estalasyonuna hak ettiği görünürlüğü kazandırıyor. Meclisi Mebusan Caddesi No:31 Tophane adresinde, 15 Aralık’a dek sanatseverleri bu “oyun”a bekliyor.


print